13 Ağustos 2012 Pazartesi

Sofra Dergisi ile keyifli bir sohbet


Geçtiğimiz hafta Sofra Dergisi ile mini bir sohbet gerçekleştirdik. Cuma günü www.sofra.com.tr'de yayınlanan bu keyifli sohbeti buradan da paylaşmak istiyor, Sofra Dergisi'ne ve Nazan Hanım'a çok teşekkür ediyorum.
          

Gündüz laboratuvarda, gece mutfakta!

“Vakit Buldukça” blog’unun sahibi Esma Ercengiz, kimya mühendisi olduğundan gününü laboratuvarda bir şeyler karıştırarak geçiriyor. En büyük keyfi ise, akşam eve geldikten sonra mutfakta değişik malzemeleri bir araya getirerek, harika yemekler yapmak!

İzmirli blogger Esma Ercengiz, çalışan her kadın gibi aynı dertten muzdarip: Mutfağı girip, yeni tatlar deneyecek vakti yok! 4 yıl kadar önce enginar tarifi ararken, tesadüfen keşfettiği blog dünyası, Esma Hanım'ı o kadar cezp etmiş ki, kendine bir blog açmaya karar vermiş. Önce yaptığı yemekleri fotoğraflamaya başlamış. Ancak işinin yoğunluğundan dolayı blog'u bir türlü hayata geçirememiş. Bir süre de "adı ne olsun" diye düşünmüş. Sonunda en doğru kararı vermiş: "Adı, baştan belliydi aslında; 'Vakit Buldukça'! Ve vakit buldukça girdiğim mutfağımda pişirdiklerimi paylaşmaya başladım. Blog'umdaki 'Hakkımda' yazısında da belirttiğim gibi; hayat maratonunu koşarken mutfakta soluklanıyorum ben. Blog'umla ilgili yapmak istediğim birçok şey var, umarım zamanla hepsini gerçekleştiririm. Tabii vakit buldukça!"

İftar davetlerine nasıl hazırlanıyorsunuz?
Gerek Ramazan ayında, gerekse diğer günlerde sevdiklerimi soframda ağırlamayı çok seviyorum. İftar sofralarında başka bir huzur, başka bir maneviyat var tabii. Bu da iftar sofralarını daha keyifli kılıyor.
Davet hazırlığının en zor kısmı mönüyü oluşturmak benim için. İftar sofrası olması, konuklarımın ve benim damak zevkim, hatta hava sıcaklığı mönünün oluşmasında çok etkili. Sofradaki renklilik ve tatlardaki denge de çok önemli.

BÖRÜLCE PİYAZI


Mönüyü oluşturduktan sonra, hemen neyi, ne zaman yapacağımı planlarım. Alışveriş listemi oluştururum. Genelde tatlıları ve zeytinyağlıları bir gece önceden yaparım. Börek yapacaksam da bir gece önceden hazırlar, pişirmeden dolaba kaldırırım. Ertesi gün önce ana yemek hazırlığı ile başlayıp, yapacağım salata malzemelerinin hazırlanması ile devam ederim. Pişirilerek hazırlanması gerekenlere öncelik veririm. Masa hazırlığı ve sunum için gerekli düzenlemeleri yaptıktan sonra, en sona taze salataların yapımını bırakırım. Genel olarak sıralama böyledir. Ancak zamanıma ve mönüme göre sıralama değişkenlik gösterebilir.

Mönüyü nasıl oluşturursunuz?
Çok sıcak günler geçiriyor olmamız, uzun saatler boyunca aç kalınması mönü oluşumunda çok etkili olsa da; iftar sofralarının zenginliğini seven bir millet olduğumuzdan çok çeşitlilik benim soframda da kaçınılmaz oluyor. Genelde salata ağırlıklı mönüleri tercih ettiğimden, iftar sofralarımda da çeşitli salatalar yer alıyor. İftarın olmazsa olmazı çorba, et ya da tavuklu bir ana yemek, pilav/makarna/börek grubundan bir çeşit, salata sayıma göre belki bir zeytinyağlı ve tatlı oluşturuyor mönümü. Tatlı tercihimi, yine yaz aylarında olmamızdan dolayı sütlü ve soğuk tatlılardan yana kullanıyorum. Bugünlerdeki favori tatlım, parfe çeşitleri…

GÜVEÇ


Bu süreçlerde yardım alır mısınız?
Vaktim varsa her şeyin benim elimden çıkmasını tercih ederim. Genelde aksi olduğundan, gelen yardım tekliflerini memnuniyetle kabul ediyorum. Ama itiraf etmeliyim ki, bir taraftan çalışırken, bir taraftan da gözüm bana yardım eden kişidedir. Doğrama şekline, tabağa yerleştirmesine dikkat eder; dayanamaz müdahale ederim.

Misafirlerinizin vazgeçemediği tarifiniz hangisi?
Zamana karşı yarıştığım için hazırladığım çoğu yemek çok uğraştırma gerektirmeyen, pratik yemekler. Ama ufak dokunuşlarla, sunumuyla, masa düzeniyle sanırım daha hoş geliyor göze. Genelde yaptığım her şey beğeniliyor. Ama "İzmir Köfte", "Sac Kavurma", "Güveç", "Tereyağında Mantar", "Bahar Salatası", "Zeytin Salatası" favoriler arasında. Tatlılardan ise "Çikolatalı Cheesecake", "Vişneli Tart", "Limonlu Parfe"yi sayabilirim.

ZEYTİN SALATASI


Okurlarımızla paylaşmak istediğiniz küçük sırlarınız ya da ilginç bir tarifiniz var mı?
Çok özel bir sırrım yok aslında. Ama yemeklerdeki, özellikle salatalardaki renklilik masayı her zaman daha cazip hale getiriyor. O yüzden salatalarımda nar, mısır, Akdeniz yeşillikleri kullanmayı çok severim. Nar mevsimi değilse kırmızı biber kullanırım bu kez. Kışın kuru domates vazgeçilmezimdir. Yeşillikler soframın baş tacıdır. Ama mutlaka taze olmalıdır. Diri diri durmalılar tabakta.

4 yorum:

LeylaK dedi ki...

Tarifler nefis. Ellerine sağlık. Bizzat dergiden okumak eminim daha güzel olacaktır :)

Unknown dedi ki...

Herşey çok güzel :)

Tijen dedi ki...

Ne güzel olmuş bu iş Esma! Seni daha yakından tanımış olduk böylece. Sevgilerle.

MARTI dedi ki...

Piyaz şahane görünüyor! Olsa da yesek! :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...